Amelia Sacks’ın adanın en seçkin ailelerinden birine gelin gitmesi, her şeyin mükemmel olması gerektiği bir geceyi beraberinde getiriyordu. Greer Garrison Winbury’nin özenli ve detaycı yaklaşımı, bu düğünü adeta bir peri masalına dönüştürmüştü. Greer, ünlü romanlarındaki titizliği ve mesafeli tavrıyla, düğün hazırlıklarında da aynı özeni göstermişti. Her şeyin kusursuz olması için her ayrıntı büyük bir titizlikle planlanmıştı. Ancak, bu mükemmeliyetçi atmosfer, sahilde bulunan bir cesetle aniden bozuldu. Bu karanlık keşif, düğünün bir kâbusa dönüşmesine neden oldu. Greer’in romanlarındaki karanlık sırların gerçek dünyada da gün yüzüne çıkması, düğünün ortasında bir soruşturmanın başlamasına yol açtı. Göz kamaştıran bir gece, birdenbire karmaşaya ve korkuya dönüştü, her şey hayal edilen ihtişamdan uzaklaştı.