Alesia’nın yaşadığı sıradan günlerden biri, bir akşam aniden kararan gökyüzüyle birlikte değişti. 25 yaşına kadar alışılmış bir hayat süren Alesia, bir gün eski gölgelerin kapısını çaldı ve hayatı bir kabusa dönüştü. Çocukluğunda, şeytani bir ifritin dehşet verici saldırılarına maruz kalmış ve bir hoca tarafından kurtarılmıştı. Ancak, bu kurtuluş, ailesinin trajik bir şekilde kaybını engelleyemedi ve Alesia yalnız bir hayat sürmek zorunda kaldı. Yıllar süren acı ve kederin ardından, dedesi Greeg’ten aldığı bir mektup, Alesia’nın hayatını köklü bir şekilde değiştirdi. Mektupta, Rum kökenli bir miras ve paha biçilmez hazinelerin bulunduğu eski bir köy olan Yorgalar’dan bahsedilmektedir. Mektuptaki bilgilerin peşinden giderek, eski arkadaşlarını yanına alarak Yorgalar’a doğru yola çıkan Alesia, beklenmedik bir şekilde karanlık sırlarla karşılaşır. Yorgalar köyü, sadece doğaüstü tehlikeler değil, aynı zamanda Alesia’nın derinlere gömülü geçmişiyle de yüzleşmek zorunda kalır. Gençler, bu kadim köyde karşılaştıkları tehlikeler ve karanlık sırlar arasında yol alırken, Alesia’nın mirası bulma yolundaki çabaları, onları adeta bir cehennemin içine sürükleyecektir. Mektuptaki ipuçları, Alesia’nın yalnızca hazineleri değil, aynı zamanda geçmişin korkunç gölgeleriyle yüzleşmesini gerektirir.