Paul Matthews, evrimsel biyoloji alanında uzmanlaşmış ve ailesine düşkün bir akademisyendir. Normal bir hayat yaşayan bu kişi, bir gün birdenbire insanların rüyalarına girmeye başladığını fark eder. Milyonlarca kişinin zihninde beliriveren Paul, artık sadece bir öğretmen değil, aynı zamanda bir rüya sembolü haline gelir. Rüyaların gizemli dünyasında, kendisiyle ilgili fantezileri izlemekten başka bir şey yapamamaktadır. Bu durum, onu tanınmış biri yapar ama aynı zamanda sürekli bir baskı ve belirsizlik içerisinde bırakır. Paul, evrimsel biyolojiye olan bağlılığı ile bu yeni rüya dünyasında yaşadığı ünlülük arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. İçsel çatışmaları, hayatının derinliklerine dalmasına neden olup, kimliğini sorgulamasına yol açar.