1955 yılında Şili’de geçen bu etkileyici film, gerçek bir olaydan ilham alarak, bir yazarın kaybının bir kadının yaşamındaki dönüşümünü derinlemesine inceliyor. Maria Carolina Geel adındaki ünlü yazarın sevgilisinin trajik bir şekilde hayatını kaybetmesi, Mercedes adlı bir kadının yaşamında kalıcı bir iz bırakır. Mercedes, savunma hakiminin yedek sekreteri olarak, yazarın evine yaptığı ziyarette, cinayet davasının sırlarıyla yüzleşmek zorunda kalır. Ancak bu ziyaret, onun ruhunda derin bir yolculuğun başlangıcını simgeler. Geçmişle yüzleşme cesaretini bulduğunda, içsel çatışmaları ve kayıplarıyla yüzleşme fırsatı bulur. Mercedes, Maria’nın yasını tutarken, kendi yaşamındaki kayıpların ağırlığıyla da başa çıkmak zorundadır. Yazarın evindeki atmosfer, ona hem bir cinayet davasının karmaşasını hem de kendi içsel acılarını hatırlatır. Bu çarpıcı yolculuk, onun sadece başkalarının hikayeleriyle değil, aynı zamanda kendi hikayesiyle yüzleşmesine olanak tanır ve bu süreçte duygusal bir dönüşüm yaşar.