Ağustos 1939 geldiğinde, Avrupa bir savaşın kıyısındaydı ve Almanya’daki 85 Amerikalı misyoner, bu kaosun tam ortasında sıkışıp kalmıştı. Almanya’nın sınırlarını kapatan Nazi ordusu, bu insanların hayatlarını tehdit ederken, yaşadıkları belirsizlik onları günden güne endişelendiriyordu. Misyonerler, Nazi yönetiminin baskılarının artmasıyla birlikte, çevrelerinde büyüyen tehlikeyi hissediyorlardı. O dönemde kilise liderlerinden gelen bir çağrı, onları hızla güvenli bölgelere ulaşmaları için teşvik ediyordu. Ancak yola çıktıklarında, karşılaşacakları zorluklar düşündüklerinden bile daha büyük olacak gibiydi. Kişisel günlüklere ve anılara dayanarak oluşturulan bu olağanüstü hikaye, bu fedakar insanların hayatta kalma hikayesini ve inançlarının gücünü gözler önüne seriyor.