İnsanoğlunun Ay’a inişi, 1969’da uzay keşiflerinde devrim niteliğinde bir adım olmuştu. Ancak bu tarihi başarının üzerinden sadece dokuz ay geçmişken, NASA’nın yeni bir görev için hazırlıkları başlamıştı. 1970 Nisan’ında başlatılması planlanan bu görev, hem teknolojik hem de insani açıdan büyük bir sınav olacaktı. Üç cesur astronot, Ay’a gerçekleştirecekleri yolculuk sırasında, aniden meydana gelen büyük bir patlamanın etkisiyle hayatlarını tehlikeye attılar. Uzay aracının sistemlerinin tamamen çökmesiyle, astronotlar, sadece sınırlı kaynaklarla ve belirsizlikle baş başa kaldılar. NASA, bu felaket karşısında her zamanki soğukkanlılığını koruyarak durumu kurtarma çabası içine girdi. Bu zorlu mücadele, insanlığın uzayda karşılaşabileceği en büyük krizlerden biri olarak tarihe geçti. Sinematik olarak yeniden tasvir edilen bu olay, nadir görüntüler, canlı anlatımlar ve etkileyici canlandırmalarla, astronotların korkunç patlama sonrasındaki hayatta kalma mücadelesini derinlemesine ele alıyor.