1994 yılında, Alpler’in derinliklerindeki sıradışı bir köy, insanlığın zihninde unutulmayacak bir dehşet hikayesiyle anılmaya başladı. Tarikat üyelerinin gizemli toplu intiharlarıyla başlayan bu trajik olay, bölgeyi bir hayalet kasaba haline getirdi ve köylülerin yüreklerine derin bir korku saldı. Yıllar geçtikçe, bu karanlık hikaye unutulmuş gibi görünse de, gerçeklerin izi toprağa kazınmıştı. Ancak, otuz yıl sonra, köy, beklenmedik bir cinayetle yeniden dehşet içinde sarsıldı. Tarikatın gizemli ritüellerine uygun şekilde öldürülen bir kadının bulunması, köy halkının ruhunu alt üst etti. Bu süreçte, suçlu olarak genç Jaro Gatsi’nin işaret edilmesiyle, köydeki huzursuzluk zirveye ulaştı. Jaro, masumiyetini kanıtlamak için dağlara kaçtı ve burada kayıp babasını arayan tuhaf genç kız Ida ile karşılaştı. İkilinin buluşması, sadece bir tesadüf değil, aynı zamanda köydeki derin sırların gün yüzüne çıkması için bir fırsattı. Jaro ve Ida, geçmişin izini sürerek, köylerindeki gerçekleri açığa çıkarmak için birlikte harekete geçti.