1980’lerde Corby kasabası, sanayi devriminin sunduğu imkanların bir bedeli olarak, büyük bir çevre felaketiyle yüzleşmek zorunda kaldı. Büyük çelik fabrikasının fiilen kapanmasının ardından, kasabanın dört bir yanını saran kirli atıklar, çevreye yayılmış ve gözler önünde duruyordu. Yetkililerin tüm toplumsal baskılara rağmen sessiz kalması, halkın öfkesini artırdı. Ancak en büyük acı, kasabaya yeni katılan bebeklerdeki doğum kusurlarının haberciliğiyle geldi. Aileler, çocuklarının sağlıkları ile ilgili derin bir endişe içinde kaybolurken, bebeklerdeki üst kol anomalileri hızla artış gösterdi. Seslerini duyurmak isteyen üç anne, bu tehlikeyi tüm açıklığıyla gözler önüne çıkarmak adına bir araya geldi. Çocuklarının geleceği için bir mücadele başlatacaklar ve bu mücadele, uzun bir yolculuk olacak fakat onları durduramayacak bir kararlılık taşıyorlardı.